Site icon İsnetus

İhlas

yunus emre

Tasavvufta ihlasın inceliklerini en iyi anlatan menkıbe şudur:

“müridin bir tanesi şeyhinin yanına geldiğinde onun yüzüne bakar göz yaşlarına boğulurmuş. meğerse müridin basireti açılmış ve levhi mahfuzu okuyabilir hale gelmiş. orada şeyhının ismini cehennemlik olarak görüyormuş.

mürid “şeyhim sen allah’ın dinine allah için allah’ın kullarına bu kadar hizmet ediyorsun, levhi mahfuzda ismin cehennemlik yazıyor ona ağlıyorum”

şeyh “sen o yazıyı bugün görüyorsun. ben o yazıyı otuz yıldır görüyorum. cenab-ı hak’tan umut kesilmez. hakkıyla kulluk vazifemi yapar isem allah’dan da umudumu kesmez isem o yazının allah indinde kıymeti yoktur. ister siler ister yazar. kimse karışamaz” buyurunca, mürit levhi mahfuzda şeyhinin şaki isminin bir anda silindiğini ve yerine said yazıldığını görür. şeyh müride “gördün mü oğlum allah’ın işini. yazının allah indinde kıymeti yoktur; dilerse siler dilerse sabit kılar. o varı yok eder; yoku var eder. yaptığı işten kimse onu mesul edemez. allah için yazmak bozmak her şeyler kolaydır. yapamayacağı hiçbir iş yoktur” der.

evet, bu sırrı anlayamayan kimsenin ilgisi de, sevgisi de, bağlılığı da hep belirli nedenlere istinat eder. umduğunu bulamazsa bir anda kopar, uzaklaşır. işte bu kimse sevgiden tek damla nasip alamamıştır; zira çıkar için sevgi, sevgi değildir. gerçek sevgi koşulsuzdur ve ancak şuurun üst mertebelerine eren kişinin haddidir.

isnetus 24.08.2017 12:21 ~ 13:34

Exit mobile version