Ateizm21. Yüzyıl İslam AnlayışıAnlayışta Yenilikİman ve İnkarPeygamberlerSiyasetTarihToplumsal BilinçToplumsal Düzen

Ateistlerle Uğraşmamak

Müslüman arkadaşlara tavsiyem, kendini ateist, deist vs. şeklinde tanımlayanlarla uğraşmaktan ve onların tezlerini çürütmeye çalışmaktan vazgeçmeleridir.

aslında onlar sizin sandığınız gibi değiller…

onlar gerçekte sadece anti-dincidirler ve dini görüşü savunanları tamamen mağlup edebilmek amacıyla mecburen ekstrem söylemlere başvurmak zorunda kalmışlardır. ancak onlar bile kimi gecelerde içten içe tanrıyı hisseder gibi olurlar. günlük hayatta ise savunmak zorunda oldukları görüşleri icabı, bu duygularını dile getirmekten kaçınırlar. zaman içinde tüm hissiyatını öldürüp hissizleşenleri de vardır elbet.

onların din karşıtı görüşlerinde haksız olduğunu söylemek o kadar da kolay değildir. zira mevcut din anlayışı ile ne doğru düzgün bir toplum ne de devlet kurmanın mümkün olmadığı ortadadır. bu kesin ve net bir gerçekliktir. müslümanlar el an ortaçağ bilincinden çıkabilmiş değildir.

son dönem osmanlı aydınları bu ikilemi oldukça ağır yaşamışlardı. bir yandan milletin bekası için tamamen batılılaşmak gerektiğini biliyorlar, diğer yandan da imandan taviz vermek hoşlarına gitmiyordu. bunu laiklik ilkesi ile çözmek istediler. toplumsal hayatta ve kamusal alanda tamamen batılı anlayış hâkim olacakken, kişisel hayatta ise dileyenler müslümanca yaşayabilecekti…mesela fevzi çakmak’ın kişisel hayatında oldukça katı bir muhafazakar olduğu bilinmektedir.

zaten ellerinde de başka seçenek yoktu. dini anlayışı yenilemek onları fersah fersah aşan bir işti. bu nedenle çaresizce böyle şizofrenik bir çözüm yoluna gitmek zorunda kaldılar.

öte yandan eski anlayışa sahip müslümanların toplumsal hayata ve siyasete müdahale eğilimleri son derece yanlıştı. ne yazık ki o hatayı yaptılar. bu da toplumsal bilincin şizofrenik yapısını daha da ileri derecelere taşıdı ve çatışmayı şiddetlendirdi.

müslümanlar şu gerçeği çok iyi bilmelidirler ki, mevcut din anlayışı devrimsel çapta bir şuur sıçraması ile aşılmadıkça, din adına yapılan her çalışma, dibi kocaman delik kovayla su taşımaya benzeyecektir. verilen onca emek heba olup gidecektir.

bahsedilen o yenilenme olmadıkça müslümanların gün yüzü görmesi mümkün değildir; çünkü düşük şuur, yüksek şuurla karşı karşıya kaldığında mutlaka çözülür. tıpkı göçebe türklerin kendilerinden yüksek çin kültürü ile karşılaştıklarında çözülmeleri gibi. işte tam da bu nedenle vezir tonyukuk kağan’a, çin’le arasına mesafe koymasını ve kültürel etkileşimden kaçınmasını salık vermişti…

o yenilenmeyi yapacak olanın da bir takım ilahiyat hocaları olduğunu sanmayınız. bu kesinlikle entelektüel bir mesele değildir. peygamberler fakülte bitirip peygamber olmadılar. elbette o işi ancak büyük bir ruh ve hakikat ehli halledebilir. o zat gelip vazifesini yapıncaya kadar da bize düşen mevzimizde sağlam durmak ve fazla etliye sütlüye karışmamaktır. zira erken öten horozun başını keserler.

ancak şunu da belirteyim ki, aslı tahrip etmemek ve haddimizi aşmamak kaydıyla, kendi çapımızda minik minik açılımlar yapmak faydadan uzak değildir. kanaatim odur ki, yeni anlayışa dair minicik bir açılım veya keşif, binlerce rekat namaz kılmaktan üstündür.

velhasılı kelam onla bunla uğraşmak yerine kendimize bakalım. sorunun kaynağı biziz çünkü.

sonuç: karanlığı dağıtmak için nur lazım, ışık lazım…karanlıkla cedelleşmek sonuçsuz ve fuzulidir…ışıkları açtığımızda, karanlık kendiliğinden yok olacaktır.

isnetus 24.09.2023 11:32 ~ 12:51

İsnet.us

Bir ekşi sözlük yazarı olan “isnetus”, ağırlıklı olarak tasavvuf, tarih, siyaset bilimi alanlarına ilgi duyar. Ekşi sözlük ve bu blog haricinde başka bir yerde yazmamaktadır; instagram, twitter ve facebook hesabı da yoktur. Ona, isnetus@yahoo.com adresinden ulaşabilirsiniz. Bununla birlikte Ekşi'de paylaştığı bazı yazılarını https://isnetus.wordpress.com/ adlı sitesinde paylaşarak takipçilerinin yorum ve ilgili konu hakkındaki değerlendirmelerini paylaşabildiği ve farklı açılardaki tefekkürlerini sunup fikir alışverişinde bulunabildikleri bir blogu da mevcuttur.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu