Duran Adam’a Gusül Vaazı
Ne adamlar var şu dünyada yahu, sanki millet ilm-i hal bilgilerini bilmediği için islamdan uzaklaşıyor. Allah akıl fikir versin. günümüzde meseleyi “dünya görüşü” kapsamında ele almak gerektiğini nasıl etsek de anlatsak müslümanlara.
toplumları birbirinden ayıran hayat tarzıdır. hayat tarzı dünya görüşü çerçevesinde üretilir. dünya görüşünün ardında ise bir felsefe yatar ki işin fikir boyutudur. o felsefenin arkasında ise ruh boyutu vardır.
her şey ruhta başlar. ruh derece derece yeryüzüne iner ve en sonunda hayat tarzı olarak somutlaşır. materyalist bir dünya görüşü dahi ruhi bir çabanın ürünüdür. osmanlı ve selçuklu dönemindeki doğu islam medeniyeti baştan başa muhyiddin-i arabi kaynaklı tasavvuf ve vahdet-i vücud kemalatı mertebesinde bir ruhun tezahürüdür.
vahdet-i vücud kaynaklı kemalat imam-ı rabbani hz. gelinceye kadar aşılabilmiş değildir. tasavvuf tarihinde ilk kez imam-ı rabbani hz. aşılması imkansız görülen limiti geçmiş ve vahdet-i vücudun çok ötesine çıtayı taşımıştır. ama ne garip ki kendisi halen doğru düzgün anlaşılabilmiş değildir.
bu büyük zatın lakabı “müceddid-i elfi sani” dir yani ikinci binin yenileyicisi. kurtuluşumuzun anahtarı bu zattır. onun ruh kemalatını yer yüne indirip bir hayat tarzına dönüştürdüğümüzde iş bitmiştir.
not: batı medeniyeti ruhun karanlık yüzüne yani nefse istinad eder. doğu karşısındaki üstünlükleri ruhta daha yüksek bir mertebeye çıkabilmiş olmalarından kaynaklanır. karanlık yüzde olmaları bir şey değiştirmez. ruhun pek çok kuvvelerinden sadece ilmin bile yeryüzüne yansıması dengeleri değiştirmeye yeter.