AkılCennet ve CehennemDiyalektikDünya ve Ahiret AlemiHayatın AnlamıTevhid Anlayışı

Alkol İçenin Cennete Gidemeyeceği Gerçeği

Yıl olmuş 2019 içeriği boş hükümlerin boş boş yorum çeşitlemesi yapılıyor.

insan aklı böyledir. bir yerlerden eğri doğru bir hüküm işitmeye görsün, artık akli kıyas yöntemiyle onun bin bir tür çeşitlemesini yapar ve türevini alır. ancak bu akıl kusmukları ortalığı batırmaktan, gerçeklerin üstünü daha da örtmekten başka bir işe yaramaz.

“ilim bir nokta idi, cahiller onu çoğalttı” buyurmuş hz. ali. bu sözün anlamlarından biri de budur.

ben size şimdi işin aslından. o noktadan bahsetmeye çalışacağım.

tüm hakikatlerin kazanımı gibi, cennete de giriş ancak bu dünyada iken mümkündür.

daha önce pek çok makale’lerde belirttiğim gibi, sırat köprüsü işte şu hayatımızın tam ortasına kurulmuştur ve o hayat yolu üzerinde hep ortadaki çizgiye paralel gitme davasıdır. her şeyin bir ifratı, bir tefriti ve bir de orta yolu vardır. orta yol istikamet ve doğru yol çizgisidir. ifrat veya tefrite kayan ise kesinlikle sırat köprüsünden aşağı cehenneme yuvarlanmış ve ateşe düşmüştür.

mesela cimrilik ifrat, savurganlık tefrit, cömertlik ise itidal haddi ve orta yoldur. kim ki ifrat veya tefrite düşer, derhal onun içinde bir ateş peydah olur. işte bu ateş cehennem ateşidir. her şeyin ifratı, tefriti ve orta yolu vardır. orta yoldan her sapışımız aynı şekilde bizi ateşe atacaktır. dikkat edin bizi kimse cehenneme atmıyor. biz kendi kendimizi, kötü seçimlerimizle, ateşe atıyoruz.

sırat köprüsünü baştan sona sapasağlam geçmeyi başaran kimse, cennet dediğimiz huzur yurduna girmeye hak kazanıyor. ancak insanlar içinde pek az kimse bu yolu baştan başa geçmeyi başarabilecek istidata sahiptir; çünkü hayatın gailesi, dünya telaşesi, geçim derdi vs. sayısız dünyevi bağlılıklar ürettiği için, yolu tamamlamaya engel olacaktır. peki tamamlayamayanlara ne olur? bunlar direkt cehenneme mi gider?

hayır, onlara da ölüm sekeratı esnasında son bir şans verilir. burada hızlandırılmış bir süreç söz konusudur. eğer bir kimse nefs-i emmare dediğimiz putperestlik şuurundan kurtulmuş ve levvame mertebesine yükselebilmişse, o kimsenin kalbine tevhid manası yerleşmiştir. işte bu tevhid manası daha önce açığa çıkma şansı bulamamış olsa bile, sekerat sürecinde bu fırsatı yakalar. yakaladığı anda bilincin tamamına sirayet eder ve tüm zıt manaları nuruyla yakıp tüketir ve egoyu imha eder. onu halis bir mümin haline sokar. işte o noktada artık bu kimse cennetliktir.

ve o kimse bu şuura eriştiği halde ölür. kalbin arkasındaki kara delikten yutulur ve deliğin diğer tarafından berzaha püskürtülür. daha sonra ahirette de o şuurla diriltilir.

bu dünyada bilinç bedenimizi kendi ellerimizle inşa ederiz. ahirette ise iç alemimiz yani bilincimiz, dış alemimizi ve çevremizi oluşturur. kısacası, ahirette içimiz dışımıza çıkartılacaktır. bilinci nur olanın çevresi de elbette nur olur. işte bu da cennettir.

bu durumda şu hükmü rahatlıkla verebiliriz: cennete girişin asgari şartı nefs-i emmare’den kurtulmaktır. zira tüm nefs-i emmareler kayıtsız şartsız cehenneme düşerler. çünkü onlarda tevhid şuuru asla oluşmamıştır. tevhid şuuru oluşmadığı için egonun imhası da söz konusu olamaz, ki bu ego zakkum ağacının tohumu mesabesindedir. tevhid şuurundan ise tûbâ ağaçları filizlenir.

bir kimse egoyu aşamadığı sürece asla cennete giremez. isterse bu kimse karıncayı incitmemiş, tüm insanlara hayrı dokunmuş biri olsun. bu kesinleşmiş bir evrensel kanundur. egoyu şişiren iyilik, kötülükten beter bir kötülüktür ve tüm emmarelerin iyilikleri de, güzellikleri de, hayırları da bu nedenle hükümsüzdür. kural açık ve nettir “ben diyenin ameli boşa gider”. işin özü, “ben” denilen şey bir noktadır ve cennetin anahtarı “ben” noktasının altında gizlenmiştir.

“lâ ilahe illallah ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah” diyelim ve büyük günahlardan uzak duralım. zira büyük günahlar, bizleri emmare zindanına bağlayan kalın zincirler hükmündedir. günahlardan kaçınarak o zincirleri kıralım ve tevhid nuruyla egonun köküne kibrit suyu sıkalım.

İsnet.us

Bir ekşi sözlük yazarı olan “isnetus”, ağırlıklı olarak tasavvuf, tarih, siyaset bilimi alanlarına ilgi duyar. Ekşi sözlük ve bu blog haricinde başka bir yerde yazmamaktadır; instagram, twitter ve facebook hesabı da yoktur. Ona, isnetus@yahoo.com adresinden ulaşabilirsiniz. Bununla birlikte Ekşi'de paylaştığı bazı yazılarını https://isnetus.wordpress.com/ adlı sitesinde paylaşarak takipçilerinin yorum ve ilgili konu hakkındaki değerlendirmelerini paylaşabildiği ve farklı açılardaki tefekkürlerini sunup fikir alışverişinde bulunabildikleri bir blogu da mevcuttur.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu